Verba Volant Scripta Manent*

Söz uçar yazı kalır.

Tüm hakları saklıdır (c) 2016

Yeni Bir Karşılıksız Çek Fırtınası Yaklaşıyor Olabilir

2017-01-13 16:41:56 tarihinde, Av. Ahmet Erdem Uslaş tarafından yazılmıştır.

15.07.2016 tarihinde yasalaşan ve 09.08.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak (bazı hükümleri hariç) yürürlüğe giren 6728 sayılı Kanun, 5941 sayılı Çek Kanunu’nda çok önemli değişiklikler yaptı. Bu yeni dönemde çekle ilgili olarak geçerli olan esasları kısa ve net şekilde özetlemek istedim:

1. Kanuni ibraz süresi içerisinde muhatap bankaya ibraz edilen bir çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet vermek şikayete bağlı bir suç olarak düzenlendi. Eş söyleyişle, “karşılıksız çek keşide etme” suçu Türk hukuk alemine geri dönmüş bulunuyor. Suçun oluşması için bankaya ibraz edilen evrağın Türk Ticaret Kanunu anlamında “çek” vasfını haiz olması ve üzerinde yazılı olan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi (kural olarak 10 gün) içerisinde bankaya ibraz edilmiş olması bu suçun oluşması için bir ön şarttır.

2. Savcılık Makamı bu suçu resen (yani görevi gereği kendiliğinden) soruşturmaz. Karşılıksız çek keşide eden(ler) hakkında ceza yargılaması yapılması için çekin hamilinin yetkili icra mahkemesine (Savcılık Makamına değil) bir şikayette bulunması şarttır (5941/md.5/1).

3. İcra mahkemesine yapılacak şikayet fiilin (yani banka tarafından çek hakkında “karşılıksızdır” işlemi yapıldığının) öğrenildiği tarihten itibaren 3 (üç) ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle düşer (5941/md. 5/1 atfıyla İİK 347).

4. Çek hesabı sahibi gerçek kişi ise suçun faili bu gerçek kişidir. Çek hesabı sahibi tüzel kişi (örneğin bir limited veya anonim şirket) ise, ki uygulamada çoğunlukla durum budur, suçun faili söz konusu tüzel kişinin mali işlerini yürütmekle görevlendirilen yönetim organının üyesi, böyle bir belirleme yapılmamışsa yönetim organını oluşturan gerçek kişi veya kişilerdir. Burada dikkati çeken husus şudur: Üç kişilik bir yönetim kurulu olan bir anonim şirket adına yönetim kurulu üyelerinden birinin imzasıyla keşide edilen ve karşılıksız çıkan bir çek dolayısıyla sadece çekte imzası bulunan yönetim kurulu üyesi değil üç yönetim kurulu üyesi hep birlikte takibata uğrayacaktır.

5. İcra mahkemesinde görülen davada duruşmaya gelmeyen veya vekil de göndermeyen şikayetçinin şikayet hakkı düşer. Şikayetçi dilekçe veya beyanında göstermiş olduğu delillerle bağlıdır.

6. Suç sabit görülürse sanığa binbeşyüz güne kadar adli para cezası verilir. Şu kadar ki verilecek olan ceza, “çek bedelinin karşılıksız kalan tutarı + ticari temerrüt faizi + yargılama gideri” toplamından az olamaz. Örneğin 500.000 TL’lik bir çek hakkında “karşılıksızdır” işlemi yapılırsa sanık(lar) hakkında “500.000 TL + faiz + yargılama gideri” tutarında adli para cezasına hükmedilecektir.

7. Adli para cezası karşılıksız çek sebebiyle mağdur olan çek hamiline değil hazineye ödenir. Dolayısıyla icra mahkemesinde şikayet üzerine başlatılabilecek bu süreç, çek sebebiyle mağdur olan hamil açısından resmi olarak bir tahsilat imkanı vermez. Ancak fiilen bu mümkün olabilir. Şöyle ki; icra mahkemesince hükmedilen adli para cezası süresinde ödenmezse fail(ler) doğrudan hapis cezası ile karşı karşıya kalacaklardır. 5941 sayılı Kanunun 5/10 maddesi uyarınca bu suç nedeniyle ön ödeme, uzlaşma ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümler uygulanmaz. Yine hapis cezası adli para cezasından çevrildiği için koşullu salıverme ve denetimli serbestlik de söz konusu olmayacaktır. Eş söyleyişle, hükmedilen adli para cezasını ödemeyen fail fiilen hapse (cezaevine) girecektir. İşte fiiliyatta, şikayetçi (hamil) ile haricen anlaşan ve (hükmedilen/hükmedilecek adli para cezasından daha az bile olsa) hamile ödeme yapabilen failler hamil tarafından şikayetin geri çekilmesini ve böylelikle haklarındaki davanın düşmesini sağlayabilecektir. Uygulamada en fazla önem arz eden husus bu olacaktır.

SONUÇ

Son kanun değişikliğiyle beraber çek, emre muharrer senede (bonoya) göre daha kuvvetli bir kıymetli evrak haline gelmiştir denebilir. Zira 09.08.2016 öncesinde suç olmayan “karşılıksız çek keşide etme” fiili, artık ciddi yaptırımları olabilecek bir suç olarak düzenlenmiştir. Karşılıksız çek sebebiyle mağdur olan kişilerin (hamillerin) çek bedelinin tahsili amacıyla bir yandan keşideciye (ve varsa cirantalara veya avalistlere) karşı icra takibine girişmeleri ve bununla eş zamanlı olarak sorumlular hakkında icra mahkemesine süresinde şikayette bulunmaları, kısmen dahi olsa tahsilat yapabilme şanslarını fiilen artıran bir hareket tarzı olacaktır.

Yorumlar

Yorum Ekle

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir